GÖÇ ZAMANI

GÖÇ ZAMANI

Anıların biri girer biri çıkar kırık pencereden
Yağmurlar yağar çisil çisil aralık kapıdan
Çöllerin yakıcı sıcağı deniz kenarlarında
Yaşlar göz pınarlarının kesik damarlarında!..

Eller buluşur okyanusların ta derinlerinde
Sarhoşluk kumruların şerefe kalkan kadehlerinde
Çakıl taşlarının aralarında yok olup gider köpükler
Kayalar geleceğini kumlarda acı acı seyrederken!..

Duygular kısacık bir anda göz göze geldiğinde
Nereden bilebilirdi soluk soluğa kalacağını
Yıllarca kovalayıp yakalayamayacağı huzuru
Gülünde bir ömür soluklarca bülbül aşk ile öterken!..

Anıların kırık dökük kapı önlerinde süründüğü
Yaşananların bir daha yaşanmayacağı dokunuşlar
Arkadan gelenlerin hızlıca geçtiği kesik kesik çizgiler
Tüm sözler anlamını karanlıklarda birer birer yitirirken!..

Ceviz kabuğunda çürüyeceğini bilemezdi devasa ağacında
Kırlangıçlar göçtüğü yuvalarına tekrar kavuşabilecekler mi
Kelebek ömürleri abartıyor mu hoyrat yaşayan yürekler
Bilinmezden gelen canlılar bilinmeze doğru göçerken!..